Erdoğan: Tuğla tuğla 'Türkiye Yüzyılı Şehirleri'ni inşa edeceğiz!
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, açılışı yapılan AK Parti Kongre Merkezi'nde, partisinin "Seçim Beyannamesi Tanıtım Toplantısı"nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, demokrasilerde seçimin, vatandaşın ülkesini yöneten hükümetten veya şehirlerini yöneten yerel idarelerden hesap sorduğu, muhasebe ve murakabe vazifesini yerine getirdiği kritik eşik olduğunu belirtti.
Her seçimin, yeni bir tarihin, dönemin, sürecin başlangıç noktası olduğuna işaret eden Erdoğan, "Seçim, demokrasiyle yönetilen ülkelerde halk adına ülkenin idaresi sorumluluğunu üstlenen iktidarın en önemli meşruiyet kaynağıdır. Şayet bir ülkede halk, ister hükümet ister şehir düzeyinde olsun kendini yönetecek isimleri ve kadroları özgürce belirleyemiyorsa, orada demokrasiden söz edilemez." diye konuştu.
Erdoğan, geçmişte Türkiye'de açık oy, gizli sayım yöntemiyle demokrasiyle uyuşmayan seçimlerin yapıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Ama bu seçimleri ne milletimiz ne de tarih milli iradenin tecelli vesilesi olarak görmemiştir, kaydetmemiştir. Demokrat Partinin rahmetli Başbakan Menderes'in liderliğinde hükümete geldiği 1950 tarihi ülkemizde gerçek anlamda demokrasinin işlemeye başladığı tarihtir. Bugün 28'inci dönemiyle faaliyet gösteren TBMM'mizin 20 dönemi çok partili hayata geçirdikten sonra seçimlerle oluşmuştur. Daha önce ya darbe anayasalarıyla işaret edilen ya da Meclis tarafından seçilen cumhurbaşkanı, ilk defa 2014 yılında doğrudan halkın oyuyla belirlenmiştir. Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçtiği 2018 yılında ve 2023'ün Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanı ve Meclis seçimleri, ülke tarihimizin önemli dönüm noktaları arasındaki yerini almıştır."
"Millet, milli irade bayrağını yükseltti"Yerel seçimlerin de bu tabloya benzer bir seyir izlediğini ifade eden Erdoğan, "Çok partili hayata geçildikten sonra ilk defa 1950 yılında yapılan mahalli idareler seçimleri bugüne kadar 14 defa tekrarlanmıştır. İnşallah çok partili dönemin 15'inci belediye başkanlığı seçimini 31 Mart'ta yine bir demokrasi şöleni şeklinde gerçekleştireceğiz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan darbelere ve çeşitli yöntemlerle demokrasiyi askıya alma gayretlerine rağmen milletin her badirenin ardından milli irade bayrağını yeniden yükselttiğinin altını çizerek, "AK Parti'nin iktidara gelmesi, 28 Şubat Postmodern Darbesi'nin ve sonrasında yaşanan istikrarsızlık döneminin ardından böyle bir milli irade şahlanışı olarak vuku bulmuştur." diye konuştu.
Geride bırakılan 21 yıl boyunca vesayetin türlü baskılarına, terör örgütlerinin saldırılarına, envaiçeşit darbe girişimlerine, emperyalistlerin nice sinsi oyunlarına rağmen milletin emanetini yere düşürmediklerini, milli irade bayrağını hep yukarıda tuttuklarını vurgulayan Erdoğan, bu mücadelenin son örneğini 14-28 Mayıs 2023 seçimlerinde verdiklerini söyledi.
Erdoğan, 31 Mart'ta da bu imtihandan bir kez daha alınlarının akıyla çıkacaklarına inandığını belirterek, "Türkiye Yüzyılı'nın bu ilk seçiminde mesele sadece mümkün olan en çok belediye başkanlığını kazanmak değildir. Bununla birlikte 31 Mart'ta elde edeceğimiz netice, ülkemizi dünyada hak ettiği yere yükseltme hedefimize doğru yürüyüşümüzde bize güç verecektir, kuvvet verecektir, destek verecektir." değerlendirmesini yaptı.
"Kimsenin eline malzeme vermemeliyiz"Büyük hayallere kavuşmak için iyi hazırlıklar yapmak, samimiyetle ve azimle çok çalışmak gerektiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Biz, ülkeye ve millete hizmet yolculuğumuza 30 yıl önce belediyelerde başlamış bir kadroyuz, böyle bir hareketiz. 'Halka hizmet, hakka hizmettir' düsturuyla önce şehirlerimizdeki başarılarımızla milletimizin gönlüne girdik. İktidara geldikten sonra da aynı hissiyatla vatan topraklarının her karışını yatırımla, eserle, hizmetle buluşturduk. Ülkenin sadece altyapı eksiklerini gidermekle, asırlık ihmallerini telafi etmekle kalmadık. Önce 2023 hedeflerimizle, ardından Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla ülkenin geleceğini inşa ettik. Evlatlarımıza büyük, güçlü, müreffeh, itibarlı bir Türkiye bırakma hedefimize çelme takması için kimsenin eline malzeme vermemeliyiz. İçeride ve dışarıda Türkiye'nin tökezlemesini, siyasi ve ekonomik olarak yeniden eski zayıf günlerine dönmesini bekleyen bir güruh var. Her ne kadar oklar bize çevrilmiş olsa da asıl hedef Türkiye'dir, asıl hedef tarihi ve inançlarıyla milletimizin bizatihi kendisidir. Şehirlerimizi Türkiye Yüzyılı'na hazırlayacak adımları atmakla bu sinsi niyetleri de Allah'ın izniyle boşa çıkarmış olacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için sözlerini muhaliflere, rakiplere, yarıştıkları parti ve adaylara değil, doğrudan millete söylediklerini belirterek, vizyonlarını, Türkiye'nin tüm şehirlerini kucaklayacak şekilde hazırladıklarını söyledi.
Kısır hesaplarla uğraşanların aksine, ufuklarını geniş ve derin tutmaya çalıştıklarını dile getiren Erdoğan, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyerek ifade ettiğimiz Türkiye'yi ayakta tutan temel değerleri, bireysel hırsları için baltalamaya çalışanlara geçit vermeme kararlılığıyla hareket ediyoruz." dedi.
Erdoğan, şehirleri algı belediyeciliğinden kurtarıp, gerçek belediyecilikle tanıştırmak için çalıştıklarını söyledi.
31 Mart'ta yapılacak yerel seçime kadar, gelmeyene gideceklerini, küskünü barıştıracaklarını, sevmeyeni sevdireceklerini, her eve, her iş yerine gireceklerini, kalbini kazanmadık kimse bırakmayacaklarını belirten Erdoğan, "Kararsızları ikna edeceğiz. Zaten gönlünde olduklarımızı ihmal etmeyeceğiz. Hiç kimseyi atlamadan teker teker herkese dokunacağız. Siyasetin sokakta yapıldığını unutmayacağız. Seçimin sandıkta kazanıldığını bileceğiz. Her seçimin önemli olduğunu, Türkiye Yüzyılı'nın ilk seçimi 31 Mart'ın da çok önemli olduğunu aklımızdan asla çıkarmayacağız. Sizlerden seçim gününe kadar anı değerlendirmenizi, seçim günü sandığı da namusumuz olarak görerek sahiplenmenizi istiyorum." diye konuştu.
Salondakilere, "31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız, kararlı mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirlerimizi gerçek belediyecilikte taçlandırıyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Seçim akşamı Türkiye haritasını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Seçimi güven ve istikrar ikliminin tesis ve tahkimin vesilesi haline getirmeye var mıyız? Kendimiz ve evlatlarımız için huzurlu, mutlu ve müreffeh bir geleceğin kapılarını beraberce açmaya var mıyız? Büyük ve güçlü Türkiye vizyonumuza sıkı sıkıya sahip çıkmaya var mıyız?" sorularını soran Erdoğan, "evet" yanıtı üzerine "Rabbim hepinizden razı olsun. Sizlerin bu sevgisi, coşkusu, vefası bizimle isimli olduğu müddetçe Allah'ın izniyle kimse hedeflerimize ulaşmamızı engelleyemez." ifadelerini kullandı.
Seçim Beyannamesi Başlığı: "Türkiye Yüzyılı Şehirleri İçin Gerçek Belediyecilik"Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti olarak mahalli seçimlerdeki ilk sınavı, "AK Eller, AK İller Yerel Kalkınma Başlıyor" diyerek 2004'te verdiklerini, ardından 2009'da "Her Şey Türkiye İçin. İşimiz Hizmet, Gücümüz Millet" sloganı ile tekrar şehirlerin hizmetine talip olduklarını anımsattı.
Siyasi ve sosyal kaos dönemlerinin, denemelerinin zirveye ulaştığı 2014'te "Daima Millet, Daima Hizmet. Millet Eğilmez, Türkiye Yenilmez" mesajıyla vatandaşların huzuruna çıktıklarını belirten Erdoğan, son mahalli seçimlerin yapıldığı 2019'da memleket işi, gönül işi heyecanıyla sandığa koştuklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemiz için yine önemli bir dönemde gerçekleştireceğimiz, 31 Mart 2024 seçimlerinde ise 'Gerçek Belediyecilik; Hazırız, Kararlıyız' diye gidiyoruz. Biliyorsunuz 29 Ekim 2023 tarihi itibarıyla Cumhuriyet'imizin ilk asrını bitirip, Türkiye Yüzyılı dediğimiz ikinci asrına girdik. Türkiye Yüzyılı, siyasetten ekonomiye, diplomasiden güvenliğe, hayatımızın her alanı gibi şehirlerimizi de kapsıyor. 'Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazırız, kararlıyız' diyoruz. 'Her anında, hep yanında' diyoruz. Bunun için seçim beyannamemizin başlığını 'Türkiye Yüzyılı Şehirleri İçin Gerçek Belediyecilik' olarak belirledik. Beyannamemiz 8 bölümden oluşuyor. Birinci bölüm 'AK Parti'nin yerel yönetim vizyonu', ikinci bölüm 'Katılımcılık, şeffaflık ve hesap verebilirlik', üçüncü bölüm 'Dirençli şehirler', dördüncü bölüm 'Türkiye 100. yılında şehir ve çevre', beşinci bölüm 'Toplumsal vefa, öncelikli şehir ekonomileri', altıncı bölüm 'Duyarlı ve kapsayıcı sosyal belediyecilik', yedinci bölüm 'Kültür üreten şehirler', sekizinci bölüm de 'Hizmet ve eser belediyeciliği' başlıklarını taşıyor. Her bir ana başlığın altında o alana ilişkin yaklaşımlarımızı ve tüm belediyelerimizin uygulayabileceği program çerçevelerimizi içeren alt başlıklar yer alıyor. Bu beyanname hem AK Parti'nin artık bir markaya dönüşen belediyecilik birikiminin bir özeti hem de milletimize yeni dönem için verdiğimiz sözlerin bir belgesi mahiyetindedir."
"Her belediye kamu kaynaklarından adil bir şekilde yararlanmaktadır"AK Parti'nin her alanda olduğu gibi belediyecilikte de kendi kendiyle yarıştığını, bu konuda AK Parti'nin, bırakın önüne geçmeyi, kendileriyle aynı seviyeye gelebilecek bir yerel yönetim vizyonu ve uygulamasını henüz göremediklerini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bir önceki seçimde belediye yönetimlerini bizden devralanların, şehirlerimize 5 yıl kaybettirme dışında, hiçbir katkılarının olmadığını milletimiz yaşayarak gördü. İşte bu sebeple seçim kampanyamızın merkezine 'Gerçek Belediyecilik' sözümüzü yerleştirdik. Amacımız, şehirlerimizi ve oralarda yaşayan insanlarımızı bu hizmetsizlik girdabından, bu şov ve ajans belediyeciliği illüzyonundan kurtarmaktır. Eser ortaya koyamamanın, halka hizmet getirememenin hiçbir bahanesi olamaz. Siz bakmayın birilerinin 'engellendik' edebiyatı yapmalarına. Bunların tamamı safsatadan, sorumluluktan kaçmaktan ibarettir. Bakanlıklarımız ve kurumlarımız defalarca, belediyelere kamudan aktarılan kaynaktan bu belediyelerin aldıkları payı açıkladılar. Diğer belediyelere ne veriliyorsa, hangi kritere göre tahsisat yapılıyorsa, bunlar için de aynısı geçerlidir. Ne bir eksik ne bir fazlasıyla, her belediye kamu kaynaklarından adil bir şekilde yararlanmaktadır."