İngiltere'de 2016-2019'da Avrupa ve Amerika'dan Sorumlu Devlet Bakanı olarak görev yapan Duncan'ın, nisanda katıldığı LBC radyosunun yayınında, üyesi olduğu Muhafazakar Parti milletvekilleri ile Lordlar Kamarası üyesi Eric Pickles'ı, İsrail yanlısı tutum sergiledikleri gerekçesiyle eleştirmesi, partisinin tepkisine neden oldu.

Konuşmasında, "Gazze'de tam bir felakete dönüşen şeyi destekleyen herhangi bir şey ahlaki açıdan kabul edilemez." ifadesini de kullanan Duncan, İsrail'in sadece şu anda yaptıklarının değil, yıllardır yaptıklarının yanlış olduğunu ve "İsrail savunmasının uluslararası hukuka uymadığını" belirtti.

İsrail'in Muhafazakar Dostları (CFI) adlı parlamento grubunun, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun talimatlarını yerine getirdiğini vurgulayan Duncan, grubun, hükümetin en tepesinde usulsüz şekilde nüfuz sahibi olmaya çalıştığını öne sürdü.

Duncan'ın açıklamalarının ardından Muhafazakar Parti, eski İngiliz Bakan hakkında parti içi disiplin soruşturması başlattı. Alan Duncan, salı günü yaptığı basın açıklamasında, hakkındaki suçlamalardan aklandığını duyurdu.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'yi ziyaret eden ilk Avrupalı bakan olan Duncan, suçlamalardan aklandığını açıkladığı basın toplantısı sonrasında, hakkındaki antisemitizm iddiaları ile Gazze ve Batı Şeria'daki duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Duncan, partisinin resmi şikayet olmamasına rağmen kendisi hakkında soruşturma başlatması kararını "skandal" olarak niteleyerek, "Beni susturmaya çalışmak için kendileri şikayet uydurdular fakat en azından bağımsız kurul yanlış bir şey yapmadığımı, antisemitizm yapmadığımı açıkladı." diye konuştu.

İsrail yanlısı tutum sergileyen vekillere yönelik eleştirilerinin, meşru siyasi yorum olduğunu söyleyen Duncan, partinin iç soruşturma kararının, kendi eksikliklerini, aşırılıklarını ve uygunsuz davrandığı gerçeğini ortaya çıkardığını dile getirdi.

İngiltere'de 27 yıl boyunca milletvekilliği yapan Duncan, antisemitizmin söz konusu olması halinde tepki gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Ancak antisemitizm suçlaması, haklı olmadığı halde birilerini susturmak ya da onlara zorbalık yapmak için silah olarak kullanılıyorsa bu kabul edilemez bir durumdur ve bana yapmaya çalıştıkları da budur. Antisemitizm suçlaması yapıldığında, basının gidip suçlamayı kimin yaptığını tekrar düşünmesi, onlara görüşlerinin ne olduğuna dair bazı sorular sorması ve İsrail yerleşimlerine karşı olup olmadıklarını sorması gerekir. Buna 'Hayır' diyorlarsa, o zaman aşırılık yanlısıdırlar. İşte şimdi basının yapması gereken de bu. Bu suçlamaları analiz etmeli ve hangilerinin gerçek hangilerinin sahte olduğunu bulmalılar."

Eski İngiliz Bakan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "(Gazze'de) Yaklaşık 40 bin kişi öldürüldüğünde ve açıkça insanları yerlerinden etme girişimi olduğunda bu etnik temizliktir. Gazze'yi yaşanmaz hale getirmektir." diye konuştu.

Duncan, Batı Şeria'daki Filistin topraklarını gasbeden İsraillilere de değinerek, "(Gazze'de) Tüm bunlar olurken, Batı Şeria'da da yerleşimcilerin faaliyetleri ve şiddeti artmakta, giderek daha fazla Filistinlinin evleri yıkılmaktadır. Bunlar yasa dışı yerleşimcileri destekleyen İsrail devleti tarafından yapılıyor. Dolayısıyla bu aşırılığa karşı duruş sergilemeliyiz." dedi.

İngiltere'de 4 Temmuz'da yapılan genel seçimler nedeniyle İsrail'in aşırıcılığına, Gazze ve Batı Şeria'da olup bitenlere daha az ilgi gösterildiğine işaret eden Duncan, "Umarım şimdi basın ve medya dikkatini yeniden bu konuya yöneltir ve uluslararası hukuku, Birleşmiş Milletleri (BM), UNRWA'yı (BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı), Filistinlilerin haklarını destekler ve İsrail aşırıcılığını eleştirilmesi gereken yerlerde eleştirir." ifadelerini kullandı.

Duncan, seçimlerin ardından yeni kurulan hükümetin Gazze'de ateşkes çağrısında bulunduğunu ancak Netanyahu'nun kimseyi dinlemeyeceğini söyledi.

Alan Duncan, "Netanyahu'nun normal, düzgün bir siyasetçi olduğunu kabul etmekten vazgeçmeliyiz. Öyle biri değil. O aşırılık yanlısı. (Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar) Ben-Gvir ve (İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel) Smotrich gibi isimler ile Netanyahu hükümette kaldığı sürece, İsrail haydut devlet haline gelmiştir ve öyle de kalacaktır." dedi.