İsrail'in suyu savaş silahı olarak kullanması felakete yol açıyor
Oxfam'ın yayımladığı "Su Savaşı Suçları" başlıklı yeni raporunda, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana üç günde bir 5 su ve sanitasyon tesisine zarar verdiği ya da buraları tahrip ettiği ortaya koyuldu. Raporda, su ve elektrik altyapısının tahrip edilmesinin yanı sıra yedek parça ve yakıt girişine getirilen kısıtlamaların Gazze'de su üretiminin yüzde 84 oranında düşmesine neden olduğuna işaret edildi.
İsrail'in kanalizasyon pompalarının yüzde 70'ini, atık su arıtma tesislerinin tamamını ve Gazze'deki ana su kalitesi test laboratuvarlarını imha ettiğine dikkat çekilen raporda, İsrail'in Oxfam'ın su test ekipmanlarının girişini de kısıtladığı vurgulandı.
Suyun "savaş silahı" olarak kullanmasının ölümcül sağlık felaketine yol açtığı kaydedilen raporda, "Gazze şehri, su kuyularının yüzde 88'i ve tuzdan arındırma tesislerinin tamamının hasar görmesi veya tahrip olması nedeniyle neredeyse tüm su üretim kapasitesini kaybetti." denildi.
Ayrıca, Oxfam'ın acil ve kalıcı ateşkes, İsrail'in tam ve sınırsız insani yardım müdahalesine izin vermesi ve İsrail'in su ve sanitasyon altyapısının yeniden inşası faturasını ödemesi dahil, acil eylem çağrısını yinelediği bildirildi.
"İsrail, Filistinlileri yıllardır sudan mahrum bırakıyor"Raporda değerlendirmelerine yer verilen Oxfam Su ve Sanitasyon Uzmanı Lama Abdul Samad, İsrail'in Filistinli sivillerin ölümüyle sonuçlanan yıkıcı insani acil durum yarattığının açık olduğunu vurguladı.
Samad, "İsrail'in toplu cezalandırmayı ve açlığı savaş silahı olarak kullandığını daha önce gördük. Şimdi de suyu silah olarak kullanmasına tanık oluyoruz ki bunun şimdiden ölümcül sonuçları oluyor." ifadesini kullandı.
Suya erişimin kasıtlı olarak kısıtlanmasının yeni taktik olmadığına dikkati çeken Samad, "İsrail hükümeti Batı Şeria ve Gazze'deki Filistinlileri uzun yıllardır güvenli ve yeterli sudan mahrum bırakıyor." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrasıHamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim 2023'te kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 172'si çocuk, 10 bin 798'si kadın olmak üzere 38 bin 848 Filistinli öldü, 89 bin 459 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 326'sı karadan işgal sürecinde olmak üzere 682 askerinin öldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım 2023'te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani ara"da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 576 Filistinli hayatını kaybetti.