Gündüz sıcağı yerine gece serinliğinde tarihe yolculuk
Gündüz sıcağı yerine gece serinliğinde tarihe yolculuk
Sahip olduğu kültürel mirasla dünyanın en zengin ülkelerinden olan Türkiye, yüzyıllar boyunca yurt olduğu sayısız medeniyetin izlerini taşıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın projesiyle bu mirasın eşsiz örnekleri artık hava karardığında da gezilebiliyor. İşte kavurucu sıcaklar yerine gece serinliğinde ziyaret edebileceğiniz o tarihi duraklar...
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2024 yılı hedeflerinde en dikkat çeken projelerden biriydi; Gece Müzeciliği..
Bu yaz sezonunda ilk kez uygulanmaya başlandı.
Proje ile Ege ve Akdeniz sahilleri boyunca uzanan tarihi ve turizm değeri yüksek ören yerlerinin, gece saatlerinde de ziyaret edilebilmesi amaçlanıyor. 40 derecenin üzerindeki aşırı sıcaklar yerine gece serinliğinde tarihe yolculuk vaat eden proje, farklı ve unutulmaz bir gezi deneyimi sunuyor.
Antik kentler ışıl ışıl: Hedef projeyi 12 aya yaymak
Gece Müzeciliği kapsamında çalışmaların tamamlandığı ve ziyaretçilerin ağırlandığı noktalar; İzmir’deki Efes, Denizli’deki Hierapolis ile Antalya’daki Side, Aspendos ve Patara Ören Yeri oldu.
Ancak dahası yolda. Antalya’daki Olympos, Syedra ve Perge’de de çalışmalar devam ediyor. Kısa süre sonra bu antik duraklar da gece saatlerinde ışıl ışıl olacak.
Projenin gelecek hedefi ise Çanakkale Assos’tan başlayarak Hatay’a kadar tüm Ege ve Akdeniz kıyısı boyunca antik kentleri turizm destinasyonuna dahil ederek sezonu 12 aya çıkarmak.
Türkiye’de Gece Müzeciliği’nin ilki: Efes Ören Yeri
Kültür ve Turizm Bakanlığı projede, antik şehirlerin geniş yüz ölçümlerini özenle ele aldı. Tüm alanların aydınlatılması mümkün olmadığından belirli bir ziyaret rotası oluşturuldu. İlgi çeken önemli yapıların ışıklandırılmasına öncelik verildi.
Kapılarını gece misafirlerine açan ilk adres ise UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Efes Antik Kenti oldu.
İzmir'in Selçuk ilçesindeki Efes’te ilk yerleşim, Cilalı Taş Devri'ne kadar uzanıyor. Antik Çağ'ın ticari ve politik merkezlerinin başında geliyor. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan Anadolu'nun eski ana tanrıça (Kybele) geleneğine dayalı Artemis Tapınağı'nın kalıntıları da Efes’in cazibe noktalarından. Ören yeri Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinden taşıdığı izlerle Anadolu'nun eşsiz zenginliğini sergiliyor.
2 bin 300 yıllık Efes Antik Kenti gece müzeciliği kapsamında LED sistemlerle aydınlatıldı. Işıklandırılan antik kentte, milattan sonra 2’nci yüzyıla tarihlenen Celsus Kütüphanesi ile Agora Meydanı, Aşağı Kapı, Meryem Kilisesi, Liman Caddesi, Hadrian Tapınağı, Mermer Cadde, Kuretler Caddesi’nin bir bölümü, Domitian Tapınağı, Trajan Çeşmesi, 25 bin kişilik oturma kapasitesiyle büyük antik tiyatro, stadyum ve antik liman ziyaretçilerine büyülü bir atmosfer sunuyor.
21 metre genişlik ve 17 metre yüksekliğe sahip Celsus Kütüphanesi, zengin mimari süslemeleriyle gece de görenleri etkiliyor. Gece ziyaret edilebilen alanlar arasında, antik dönemde Efes'in ileri gelenlerinin yaşadığı Yamaçevler de yer alıyor.
Gece Müzeciliği kapsamında Efes Ören Yeri'nin kapanış saati 1 Ekim'e kadar 00.00 olarak belirlendi.
Beyaz cennetteki Hierapolis’i yıldızlar altında gezme fırsatı
Gece Müzeciliği kapsamında hava karardığında da misafirlerini ağırlayan 2’inci durak, UNESCO Dünya Miras Listesi'ndeki Pamukkale'de bulunan Hierapolis Ören Yeri
Çaldağı’nın güney eteklerinden gelen kalsiyum oksit içerikli suların oluşturduğu görkemli beyaz travertenler ve geç Helenistik ile erken Hıristiyanlık dönemlerine ait kalıntılar içeren Hierapolis arkeolojik kenti, antik çağlardan bugüne kadar ulaşan en çarpıcı merkezlerden biri.
Denizli’ye 2 kilometre uzaklıkta bulunan kent, ayrıca çok çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiğine inanılan şifalı suyu ile de ünlü. Tarihi alan, Hristiyanlar için de büyük öneme sahip. 80'li yıllarda Hz. İsa'nın havarilerinden olan Aziz Philip'in paganlar tarafından burada öldürülmesinden sonra inanç merkezi olarak kabul edildi.
Gece Müzeciliği kapsamında travertenler bölgesi ve antik kent içindeki yürüyüş yolları, Güney Kapı gezi güzergahı, seyir terasları, Arkeoloji Müzesi, Plutonium ve Cehennem Kapısı LED aydınlatma ile dikkat çekici bir görünüme kavuştu.
Hierapolis Ören Yeri 23.00'e kadar ziyaretçilerini ağırlıyor.
Medeniyetler beşiği Antalya’da Gece Müzeciliği
Her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlayan Antalya, doğal güzelliklerinin yanı sıra sahip olduğu kültürel mirasıyla da ön plana çıkıyor.
Müzeler ile görkemli yapıları, cadde ve sokakları ışıklandırılan ören yerleri, yazın gün batımından sonra da misafirlerini konuk ediyor.
Proje kapsamında kentte üç ören yeri gece de ziyarete açık hale getirildi. Bu noktalar; Side, Aspendos ve Patara…
Antik dönemde Pamfilya’nın en önemli liman kenti olan Side, ticaret ve liman kenti olarak tanınıyor. Bir yarımada üzerine kurulmuş olan kent, diğer Pamfilya kentlerinde olduğu gibi şehrin ana kapısından başlayan bir anıtsal cadde boyunca uzanıyor.
Side'nin karşılama merkezinden başlayarak anıtsal giriş kapısı, B caddesi ve gymnasium yani atletlerin beden eğitimi için düzenlenmiş büyük binaya kadar gelen hat aydınlatıldı.
Patara ve Aspendos’taki anıtsal yapılar da ışıklarla etkileyici bir atmosfere kavuştu.
Patara, Antik Likya Birliği'nin oy hakkına sahip 16 şehrinden biriydi. Romalılar döneminde de önemli bir ticaret merkeziydi. Bizans döneminde de bu önemini sürdürdü.
Aspendos ise Serik ilçesine bağlı Belkıs köyünde yer alıyor. Tiyatrosuyla meşhur olan Aspendos Antik Kenti, tarihi yapıları dolayısıyla yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği tarihi alanlar arasında.
Side ve Patara Ören Yeri ile Aspendos Antik Kenti Gece Müzeciliği kapsamında saat 23.00'e kadar gezilebiliyor.
Gece Müzeciliği’nde güvenlik önlemleri
Kültür ve Turizm Bakanlığı Gece Müzeciliği kapsamındaki antik kentlerde titiz bir güvenlik çalışması da yürütüyor. Hem ziyaretçi güvenliğini sağlamak hem de tarihi eserleri korumak amacıyla gece güvenlik personeli sayısı artırıldı. Eserlerin korunması için de her türlü fiziki önlem alındı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.