Öncelikle şunu vurgulamak isteriz ki, Mardinliler olarak bizler, her türlü din ve inanca saygılıyız. Zaten, Hazreti Ömer(R.A.) tarafından gayri Müslimlere verilen eman (güvence) mucibince , tüm Gayri Müslimlerin, can,mal, inanç,ifade,ibadet özgürlükleri güvence altına alınmış ve bu uygulama halen Mardin'de kesintisiz olarak devam etmektedir.
Osmanlı Devleti döneminde de bu uygulama aynen devam etmekte olup, Hz. Ömer'in eman olarak Gayrı Müslümlere verdiği bu yazı, Cumhuriyet kuruluncaya kadar ferman olarak patriklere verilmekteydi. Bu ferman, istinsah edilerek tüm cemaatlere ulaştırılırdı.Mardin Süryani Ortadoks kilisesinde bu fermanın nüshası halen muhafaza edilmektedir. Batı'nın İslamofobia yaklaşımına rağmen, bizler Gayrı Müslimlerle barış içerisinde yaşamış ve onların hak ve hukuklarını kendi hak ve hukuklarımızın üstünde görmüşüzdür.
Geçmişte Osmanlı döneminde Mardin'de faaliyet gösteren American Board,(Amerikan Protestan Misyonu) Alphaeus N. Andrus , Fenange, Dr. Thom gibi Misyonerlerin çabasıyla Mardin Latifiye Camii civarında Amerikan Protestan Kilisesini kurarak, yüz yıllarca birlikte yaşadığımız Süryani Ortadoks Cemaati mensubu bir çok kişiyi Protestan yapıp Amerika'ya göç ettirdiler.
Bu kilisenin cemaati olmadığından uzun yıllar metruk kaldı. Amerikalı Pastör Andrew Brunson'un girişimiyle yeniden faaliyete sokuldu.
Şu anda faaliyete başlayan bu kilise, ne yazık ki, özellikle Suriyeli ve Mardinli gençlere al atmış olup, iddialara göre büyük bir açmazın içerisinde olan bazı Suriyeli Müslüman aileler bu kilise tarafından büyük vaatlerle Hristiyanlaştırılmaya ve yurt dışına gönderilmeye çalışılmaktadır. Kendilerine sorulduğunda kültürel faaliyet yaptıklarını ifade etmeye çalışmaktadırlar.
Andrew Brunson ve bunun gibi Amerikan misyonerlerin kanatları altında faaliyet gösteren bu kilise, iddiaya göre Mardin'deki idarecilerden büyük destek görmektedir. Hatta ve hatta, karşısında duran ve Artuklulardan kalma Latifiye Camisinin haziresinin bu kiliseye tahsis edilme girişimleri sağduyulu bir avuç Mardinlilerin yoğun itirazı ile gerçekleşememiştir.
Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, keni cemaati için faaliyet gösteren ve barış içerisinde olduğumuz diğer Hristiyan Cemaat mensupları hemşerilerimizin aksine, bu kilise salt 'MİSYONERLİK' faaliyetleri sürdürmekte ve genç dimağları ve çaresiz Suriyeli Müslümanları hedef seçmekte olduğu iddia edilmektedir.
Saygılarımızla
Doğan BEKİN