TÜRKİYE-LİBYA İLİŞKİLERİNİ BOZMA ÇABALARI SONUÇSUZ KALMAYA MAHKUMDUR
Geçtiğimiz günlerde HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Ortadoğu Masası Eş Sözcüsü Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç ve HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tiryaki başkanlığındaki heyet Halife Haftar’a bağlı El-Müstakbel Partisi(Libya Gelecek Hareket Partisi)’nin daveti üzerine Bingazi’ye yaptıkları ziyaret sırasında söz konusu partinin Genel Başkanı ve önceki dönem Libya Dışişleri Bakanı Dr. Abdulhadi El Huvec ile yaptıkları görüşmeden sonra yayınladıkları ortak deklarasyonda özellikle ; 27 Kasım 2019 tarihli “Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası”nı kabul etmediklerini ve “Türkiye'nin silahlı güçlerini ve desteklediği paralı askerleri Libya’dan çekmesini” istediklerini dile getirmeleri salt Yunanistan’ın çıkarlarına yönelik bir hamleden öteye gidememektedir.
Türkiye'nin meşru Libya Hükümeti ile imzaladığı antlaşmaları tek taraflı ve yok hükmünde gören, asılsız ve mesnetsiz suçlamalarla Türkiye'yi uluslararası alanda itibarsızlaştırmaya çalışan ve söz konusu bu anlayışın sakil olmayan bu yaklaşımı kabul edilebilir olmasa gerek.
Türkiye ve Libya’nın, Doğu Akdeniz’de yerleşik iki egemen ve bağımsız devlet olarak ülkelerinin çıkarları doğrultusunda almış oldukları kararlara karşı gelerek AB ve Yunanistan’a adeta göndermede bulunan HDP yöneticilerinin bu politikaları, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki çıkarlarını hiçe sayan Yunanistan'ın söylemleriyle bire bir örtüşmekte olduğunu görmek mümkündür.
Avrupa Birliği politikaları bağlamında Doğu Akdeniz’de genişlemeci politikalar izlemeye çalışan ve Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki en uzun sınırını hiçe sayarak masa başında hazırlanan “Sevilla Haritası” ile Türkiye’nin ‘Mavi Vatan’ sınırlarını görmezden gelen Yunanistan’ın ‘İkinci Sevr’ yaklaşımına adeta teşne olan HDP yöneticilerinin, asıl dış güçler adına Libya’yı bölmeye çalışan ve meşruiyeti uluslararası platformlarda tartışma konusu olan darbeci General Halife Haftar ile işbirliğine gitmeleri ve Libya’nın bütünlüğünü önceleyen Türkiye’yi hedef tahtasına koymaya çalışan politik yaklaşım içerisinde olmaları hiç şüphesiz büyük bir talihsizlik olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Türkiye'nin meşru Libya Hükümeti ile imzaladığı ‘MEB’ (Münhasır Ekonomik Bölge) anlaşması ile Doğu Akdeniz’de hareket alanı iyice daralan Yunanistan’ın, darbeci General Halife Haftar’ı yanına çekerek Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de çevrelemeye yönelik girişimleri sonuçsuz kalınca bu sefer de beyhude girişimlerle HDP aracılığıyla yapmaya çalıştığı atraksiyonların da işe yaramadığını ve sonuçsuz kaldığını görmek mümkündür.
Sonuç olarak, Yeniden Refah Partisi olarak, Türkiye’nin meşru çıkarlarını önceleyen Doğu Akdeniz'deki yetki alanları ile ilgili her türlü tasarrufunun arkasında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek isteriz. Özellikle darbeci Halife Haftar’ın, zengin petrol rezervlerinin yer aldığı Doğu Sirinayka merkezli yeni oluşum girişiminin de sonuçsuz kalacağına ve Libya’nın bölünmez bütünlüğünün korunacağına olan inancımız tamdır.
Doğan Bekin
Genel Başkan Yardımcısı Dış İlişkiler Başkanı