scale up vize
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)
Köşe Yazarı
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)
 

KKTC Tanınmalı...

Kıbrıs'ta iki devletli egemenlik çözümü ve KKTC'nin tanınması kaçınılmazdır.Erbakan Hoca Kıbrıs milli davasına her dönemde sahip çıkmıştır.  Rahmetli Erbakan bağımsız egemen KKTC’nin tanınmasından yanaydı.Rumlarla yeniden bir araya gelinmesini istemiyordu. Bakın 90’lı yıllarda Refah Partisi Genel Başkanı olarak bir Meclis konuşmasında rahmetli Erbakan neler diyordu: “Ne yapacağız biz Kıbrıs’ta? Derhal federe devlet görüşmelerine son vereceğiz.Ne imiş bu federe devlet görüşmesi?Yahu bizim bağımsız bir devletimiz var.Gidiyoruz bir yandan bu bağımsız devleti sözde Müslüman ülkelere ne olursunuz siz de bu devleti kabul edin diyoruz, öbür taraftan işte BM şunu dedi bunu dedi, onu dedi; vay canına ya. BM sizi hipnotize mi ediyor? Allah aşkına bırakın şunu. Efendim Amerika’nın hoşuna gitmiyor. Bana ne Amerika’dan. Amerika mı bizi yönetecek? Ne imiş bu federe devlet? Şu hale bakın, sözde bağımsız devletiz. Biz bu devleti tanımışız. Senelerden beri niçin uğraşıyoruz? Rumlarla ortak bir devlet kuracağız, kendi bağımsız devletimizi ortadan kaldıracağız! Bu nasıl iştir? Kim zorluyor bizi? Rum peşimizde koşsun. Bırakın bu görüşmeleri; kesin.Kesin de altmış milyon sizi alkışlasın.Altı milyar insan selam dursun. Bırakın bu safsataları... Bas bas bağırıyorum.Yahu KKTC’yi tanıttırın, bırakın bu federe devlet saçmalıklarını. Ne imiş bunlar?” diyordu. Bugün de gelinen nokta budur. Bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması kaçınılmazdır.
Ekleme Tarihi: 10 Şubat 2021 - Çarşamba
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)

KKTC Tanınmalı...

Kıbrıs'ta iki devletli egemenlik çözümü ve KKTC'nin tanınması kaçınılmazdır.Erbakan Hoca Kıbrıs milli davasına her dönemde sahip çıkmıştır. 

Rahmetli Erbakan bağımsız egemen KKTC’nin tanınmasından yanaydı.Rumlarla yeniden bir araya gelinmesini istemiyordu. Bakın 90’lı yıllarda Refah Partisi Genel Başkanı olarak bir Meclis konuşmasında rahmetli Erbakan neler diyordu: “Ne yapacağız biz Kıbrıs’ta? Derhal federe devlet görüşmelerine son vereceğiz.Ne imiş bu federe devlet görüşmesi?Yahu bizim bağımsız bir devletimiz var.Gidiyoruz bir yandan bu bağımsız devleti sözde Müslüman ülkelere ne olursunuz siz de bu devleti kabul edin diyoruz, öbür taraftan işte BM şunu dedi bunu dedi, onu dedi; vay canına ya. BM sizi hipnotize mi ediyor? Allah aşkına bırakın şunu. Efendim Amerika’nın hoşuna gitmiyor.

Bana ne Amerika’dan. Amerika mı bizi yönetecek? Ne imiş bu federe devlet? Şu hale bakın, sözde bağımsız devletiz. Biz bu devleti tanımışız. Senelerden beri niçin uğraşıyoruz? Rumlarla ortak bir devlet kuracağız, kendi bağımsız devletimizi ortadan kaldıracağız! Bu nasıl iştir? Kim zorluyor bizi? Rum peşimizde koşsun. Bırakın bu görüşmeleri; kesin.Kesin de altmış milyon sizi alkışlasın.Altı milyar insan selam dursun. Bırakın bu safsataları...

Bas bas bağırıyorum.Yahu KKTC’yi tanıttırın, bırakın bu federe devlet saçmalıklarını.
Ne imiş bunlar?” diyordu. Bugün de gelinen nokta budur.
Bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması kaçınılmazdır.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turkishpress.co.uk sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.