Ülkemizde yaşanan elim kazalar hepimizi derinden üzdü.
Gurbette Vatandan uzakta yaşasakta aklımız, Gözümüz, Kulağımız Vatanımızdan gelecek haberlerde sürekli bedenen Vatandan uzakta olsakta ruhumuz memleketimizdedir.
Gaziantep ve Mardin’de yaşanan iki büyük kaza hepimizi hüzne boğdu.
Vefat eden vatandaşlarımıza rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum.
Son yıllarda yolların yapımında büyük aşama kaydedilmesine rağmen, bu kazaların yaşanması ‘neden’ sorusunu sormamıza neden oluyor. Arabaların bakımları ve aşırı hız büyük etken olarak karşımıza çıkıyor.
Avrupa ile ülkemizi bu konularda kıyaslarsak henüz katetmemiz gereken büyük mesafeler olduğunu görürüz. Bakımı tam olmayan arabalara büyük cezalar veriliyor İngiltere’de örneğin. Bir de aşırı hız cezaları.
Bunların affı da yok.
Bir de benim dikkatimi çeken hadise, özellikle Mardin’de yaşanan kaza öncesi insanlarımızın dikkatsiz bir şekilde yoğun olarak ilk kaza yerinde birikmeleri.
Zaman zaman başımıza geliyor, en küçük bir araba arızalanmasında bile polis veya sigorta şirketi hemen sizi uyarıyor; arabada yalnız mısın, etrafına kimse birikmesin, güvenlik sağlandı mı, yolun önü arkası güvenli mi diye.
Ülkemizde ve Doğu toplumlarında maalesef bu noktalarda kurallar olsa bile hassasiyet göstermiyoruz. Yardım amaçlı olduğu düşünülebilir bu birikmelerin.
Lakin yanlış olduğunu bu elim kazalar ve vefat sayısının fazla olması gösteriyor.
Umarız gerekli dersleri hem vatandaşlar olarak hem de kamu idaresi ve ilgililer olarak çıkarır ve bir daha yaşamayız.
Başın sağolsun Türkiyem...