scale up vize
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)
Köşe Yazarı
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)
 

Erbakan'dan Manifesto

Erbakan'dan Manifesto  Erbakan vakfı genel başkanı Dr. Fatih Erbakan'dan manifesto gibi açıklamalar. Son dönemde birçok sorulara ve eleştirilere muhattap olan  "Partimi kuracak"  "Saadet partisi ile neden birleşmiyor" gibi bir çok sorunun yanıtı olabilecek 11 maddelik açıklama geldi. işte tüm sorulara gelen yanıt şöyle 1)  "Efendim Erbakan Hoca Saadet'e erenlere selam olsun dedi, en son saadeti zikretti. Evet ama,   aynı Erbakan Hoca Saadet dururken , MG Partisi'nin programını yazmaya başladı  !!       ( Bir tabelayı, bir amblemi, bir ismi putlaştıramayız.  Erbakan Hoca bir tabelanın peşinden gidin demedi,  Milli Görüş'ün peşinden gidin dedi ) 2) "Ben daha iyisini yapacağım" diyerek dahi,  ayrı çalışma yapamazsın. Evet çok doğru,  fakat; biz  "siz de zaten cihad ediyorsunuz ama, biz daha iyi cihad edeceğiz"  diye çalışma yapmıyoruz.  Biz;  "Sizin bu yaptığınız cihad olmuyor"  onun için biz  "Gerçek manada cihadı yerine getirmek için bu çalışmayı yapıyoruz" diyoruz. Neden cihad olmuyormuş bunların yaptığı ? Sen namazın 4 tane farzını yerine getirmeden namaz kılıyorum desen, yaptığın iş namaz olur mu ?   Aynı şekilde sen cihad farzının gereklerini 4 yerde çiğniyorsun, sonra da ben cihad ediyorum diyorsun. - Lider seçimin geçersiz, - Asıl liderle ilgili itikadın bozuk, - Ben de cihad edeceğim diyenleri dışarı atıyorsun, - Cihad  toplantılarında dedikodu ve iftira  var. 3) "Efendim ben  Hocamın kurduğu yerdeyim,  hiçbir yere kıpırdamadım,  40 senedir  aynı noktadayım... "      İyi güzel de  Hoca'nın vefatından sonra büyük bir deprem oldu,  senin  40 senedir durduğun yerin koordinatları  değişti ! 4) Bizim böyle bir ihtilafta çocuğun gerçek annesi gibi davranmamız gerekmez mi? Erbakan Hoca Numan Bey ihtilafında çocuğun gerçek annesi gibi davranmadı, partimiz bölündü.  %5 den,  %1,2 ye düştük ..... AKP ayrışmasında da Erbakan Hoca çocuğun gerçek annesi gibi davranmadı o zaman.  Bülent Arınç'a ya da  Abdullah Gül'e Genel Başkanlığı  verseydi ve kenara çekilseydi, bölünme parçalanma da olmazdı ne güzel.  5) Genel Merkez'de sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen çete yüzünden bütün bir camianın,  tabanın kabahati ne ? - AKP'de de hükümetin, parti yönetiminin her yaptığından habersiz, milyonlarlarca pırlanta gibi insan var,  neden 10 kişinin yaptığı iş için 15 senedir  AKP ile mücadele ediyoruz ?  AKP'den ayrı bir partiyle siyaset yapıyoruz? - Erbakan Hoca neden Numan Bey ve etrafındaki birkaç kişinin yaptığı yanlıştan dolayı,  200 bin  Milli Görüşçüyü karşısına almış oldu ?  6)  Oğuzhan Asiltürk kaç yaşına gelmiş bir fani, gelip geçici, biraz daha sabretsek herşey kendiliğinden çözülür..... Oğuzhan Asiltürk'ten sonra o yapının içinde sırada bekleyen  10 tane Oğuzhan Asiltürk var. Daha çok beklersiniz. 7)  Evet,  Oğuzhan Asiltürk ve malum ekibin ne olduğu belli,  fakat  Temel Bey onlardan farklı,  onlara tepki gösteriyor, kendisi düzgün bir insan,  Temel Bey ile bir olunarak  bir sonuç alınamaz mı ? a) Temel Bey'in kongredeki tutumu, b) Temel Bey başkanlığında bugüne kadar yapılanlar   -  Trabzon Kadın Kolları mensupları Elif Hanım'ın toplantısına katıldı diye görevden alındı,  - Uşak AGD'nin  4 Mart programına katıldığı için feshedilmesi,  - Yalova'da  AGD'li gençlerin 4 Mart programı otobüslerinin iptal edilmesi - Daha geçen hafta Trabzon Merkez İlçede  80 üyenin silinip dışarı atılması c) Temel Bey ile birebir yapılan görüşmede kendisine açıkça  "Bizi serbest bırakın, bize görev verin başka payeye gerek yok"  denildi.   Ne oldu ? d) Temel Bey tam olarak bizimle birlikte olsa bile delege faktörü var .... Delegeler özel dizayn edilmiş,  kurşun asker delegeler..... Tamamen Oğuzhan Asiltürk'ün ve malum ekibin delegeleri. Herşeye rağmen  SP ismini elde etmek,  15 senelik bir partiyle, hazır bir teşkilatla işe başlamak daha iyi değil mi ? a) SP nin marka değeri, itibarı, imajı zedelenmiş, halkın gözünde neredeyse sıfır olmuştur. (Oğuzhan Asiltürk'ün yaptıkları, FETÖ ile yakınlaşmaları, referandumda açıkça Hayır demeleri,  15 senedir sürekli seçim kaybetmesi)   Bu nedenle SP çatısı altında olmanın dezavantajları  avantajlarından fazla olabilir. b) SP'nin teşkilatları hazır olabilir ama bizim o teşkilatlarla çalışmamız çok zordur. Hepsini değiştirip yeni teşkilatlanma yapmak da yeni parti kurmaktan daha zordur. 9) Peki biz delegeler üzerinde çalışma yapsak, partiyi kongreye götürsek olmaz mı ? - Sana birşey söyleyim mi mevcut delege yapısı öyle bir beyin yıkamaya maruz  bırakılmış ki,  Erbakan Hoca mezarından çıkıp gelse,  O'na bile "biz karargaha tabiyiz,  sana imza vermeyiz derler" ! - Bu gerçeğe rağmen, aylarca, gece-gündüz uğraşıp delegeleri ikna ettiğinizi varsaysak bile mevcut yasalara göre  Genel Merkez sizin o ikna ettiğiniz delegelerin iki dakikada delegeleğini düşürecektir.  (Bunun somut örnekleri hem büyük kongrede, hem de pekçok il kongresinde yaşanmıştır) 10)  Önce Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül, arkasından Numan Kurtulmuş şimdi de biz aynı şekilde çıkmış olmuyor muyuz ?  Tam tersine,  bu çıkış yapan isimlerin Erbakan Hocamız'la derdi vardı, Erbakan Hocamız'a karşı çıkış yaptılar, şimdi de mevcut parti yönetiminin Erbakan Hocamız'la derdi var, bizim değil. 11)  Herşeye rağmen biraz daha oturup bekleyelim, araya hakemler koyalım, uzlaşmanın yolunu arayalım,  belki bir açık kapı buluruz 6 buçuk senedir denenmeyen kalmadı. Görüşme için heyetler gitti, bireysel olarak gidildi.  Erbakan Hocamız ın dediği gibi  alt alta, üst üste, yanyana gidildi gelindi ve hiçbir sonuç alınamadı.   Defalarca denenmiş bir daha denenmez. Bundan sonra bu işlerle uğraşmak tabir caizse ölü pudralamaya, ölüyü diriltmeye çalışmaya benzer.  Beyin ölümü gerçekleşmiş  (itikadı, zihniyeti bozuk) vücuttan hayır gelmez.
Ekleme Tarihi: 24 Temmuz 2017 - Pazartesi
İsmail Karakaş (Genel Yayın Yönetmeni)

Erbakan'dan Manifesto

Erbakan'dan Manifesto 

Erbakan vakfı genel başkanı Dr. Fatih Erbakan'dan manifesto gibi açıklamalar.

Son dönemde birçok sorulara ve eleştirilere muhattap olan  "Partimi kuracak"  "Saadet partisi ile neden birleşmiyor" gibi bir çok sorunun yanıtı olabilecek 11 maddelik açıklama geldi.

işte tüm sorulara gelen yanıt şöyle

1)  "Efendim Erbakan Hoca Saadet'e erenlere selam olsun dedi, en son saadeti zikretti.

Evet ama,   aynı Erbakan Hoca Saadet dururken , MG Partisi'nin programını yazmaya başladı  !!      

( Bir tabelayı, bir amblemi, bir ismi putlaştıramayız.  Erbakan Hoca bir tabelanın peşinden gidin demedi,  Milli Görüş'ün peşinden gidin dedi )

2) "Ben daha iyisini yapacağım" diyerek dahi,  ayrı çalışma yapamazsın.

Evet çok doğru,  fakat; biz  "siz de zaten cihad ediyorsunuz ama, biz daha iyi cihad edeceğiz"  diye çalışma yapmıyoruz. 

Biz;  "Sizin bu yaptığınız cihad olmuyor"  onun için biz  "Gerçek manada cihadı yerine getirmek için bu çalışmayı yapıyoruz" diyoruz.

Neden cihad olmuyormuş bunların yaptığı ?

Sen namazın 4 tane farzını yerine getirmeden namaz kılıyorum desen, yaptığın iş namaz olur mu ?   Aynı şekilde sen cihad farzının gereklerini 4 yerde çiğniyorsun, sonra da ben cihad ediyorum diyorsun.

- Lider seçimin geçersiz,

- Asıl liderle ilgili itikadın bozuk,

- Ben de cihad edeceğim diyenleri dışarı atıyorsun,

- Cihad  toplantılarında dedikodu ve iftira  var.

3) "Efendim ben  Hocamın kurduğu yerdeyim,  hiçbir yere kıpırdamadım,  40 senedir  aynı noktadayım... "     

İyi güzel de  Hoca'nın vefatından sonra büyük bir deprem oldu,  senin  40 senedir durduğun yerin koordinatları  değişti !

4) Bizim böyle bir ihtilafta çocuğun gerçek annesi gibi davranmamız gerekmez mi?

Erbakan Hoca Numan Bey ihtilafında çocuğun gerçek annesi gibi davranmadı, partimiz bölündü.  %5 den,  %1,2 ye düştük .....

AKP ayrışmasında da Erbakan Hoca çocuğun gerçek annesi gibi davranmadı o zaman.  Bülent Arınç'a ya da  Abdullah Gül'e Genel Başkanlığı  verseydi ve kenara çekilseydi, bölünme parçalanma da olmazdı ne güzel. 

5) Genel Merkez'de sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen çete yüzünden bütün bir camianın,  tabanın kabahati ne ?

- AKP'de de hükümetin, parti yönetiminin her yaptığından habersiz, milyonlarlarca pırlanta gibi insan var,  neden 10 kişinin yaptığı iş için 15 senedir  AKP ile mücadele ediyoruz ?  AKP'den ayrı bir partiyle siyaset yapıyoruz?

- Erbakan Hoca neden Numan Bey ve etrafındaki birkaç kişinin yaptığı yanlıştan dolayı,  200 bin  Milli Görüşçüyü karşısına almış oldu ? 

6)  Oğuzhan Asiltürk kaç yaşına gelmiş bir fani, gelip geçici, biraz daha sabretsek herşey kendiliğinden çözülür.....

Oğuzhan Asiltürk'ten sonra o yapının içinde sırada bekleyen  10 tane Oğuzhan Asiltürk var.

Daha çok beklersiniz.

7)  Evet,  Oğuzhan Asiltürk ve malum ekibin ne olduğu belli,  fakat  Temel Bey onlardan farklı,  onlara tepki gösteriyor, kendisi düzgün bir insan,  Temel Bey ile bir olunarak  bir sonuç alınamaz mı ?

a) Temel Bey'in kongredeki tutumu,

b) Temel Bey başkanlığında bugüne kadar yapılanlar  

-  Trabzon Kadın Kolları mensupları Elif Hanım'ın toplantısına katıldı diye görevden alındı, 

- Uşak AGD'nin  4 Mart programına katıldığı için feshedilmesi, 

- Yalova'da  AGD'li gençlerin 4 Mart programı otobüslerinin iptal edilmesi

- Daha geçen hafta Trabzon Merkez İlçede  80 üyenin silinip dışarı atılması

c) Temel Bey ile birebir yapılan görüşmede kendisine açıkça  "Bizi serbest bırakın, bize görev verin başka payeye gerek yok"  denildi.  

Ne oldu ?

d) Temel Bey tam olarak bizimle birlikte olsa bile delege faktörü var .... Delegeler özel dizayn edilmiş,  kurşun asker delegeler.....

Tamamen Oğuzhan Asiltürk'ün ve malum ekibin delegeleri.

Herşeye rağmen  SP ismini elde etmek,  15 senelik bir partiyle, hazır bir teşkilatla işe başlamak daha iyi değil mi ?

a) SP nin marka değeri, itibarı, imajı zedelenmiş, halkın gözünde neredeyse sıfır olmuştur. (Oğuzhan Asiltürk'ün yaptıkları, FETÖ ile yakınlaşmaları, referandumda açıkça Hayır demeleri,  15 senedir sürekli seçim kaybetmesi)   Bu nedenle SP çatısı altında olmanın dezavantajları  avantajlarından fazla olabilir.

b) SP'nin teşkilatları hazır olabilir ama bizim o teşkilatlarla çalışmamız çok zordur. Hepsini değiştirip yeni teşkilatlanma yapmak da yeni parti kurmaktan daha zordur.

9) Peki biz delegeler üzerinde çalışma yapsak, partiyi kongreye götürsek olmaz mı ?

- Sana birşey söyleyim mi mevcut delege yapısı öyle bir beyin yıkamaya maruz  bırakılmış ki,  Erbakan Hoca mezarından çıkıp gelse,  O'na bile "biz karargaha tabiyiz,  sana imza vermeyiz derler" !

- Bu gerçeğe rağmen, aylarca, gece-gündüz uğraşıp delegeleri ikna ettiğinizi varsaysak bile mevcut yasalara göre  Genel Merkez sizin o ikna ettiğiniz delegelerin iki dakikada delegeleğini düşürecektir. 

(Bunun somut örnekleri hem büyük kongrede, hem de pekçok il kongresinde yaşanmıştır)

10)  Önce Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül, arkasından Numan Kurtulmuş şimdi de biz aynı şekilde çıkmış olmuyor muyuz ? 

Tam tersine,  bu çıkış yapan isimlerin Erbakan Hocamız'la derdi vardı, Erbakan Hocamız'a karşı çıkış yaptılar, şimdi de mevcut parti yönetiminin Erbakan Hocamız'la derdi var, bizim değil.

11)  Herşeye rağmen biraz daha oturup bekleyelim, araya hakemler koyalım, uzlaşmanın yolunu arayalım,  belki bir açık kapı buluruz

6 buçuk senedir denenmeyen kalmadı. Görüşme için heyetler gitti, bireysel olarak gidildi.  Erbakan Hocamız ın dediği gibi  alt alta, üst üste, yanyana gidildi gelindi ve hiçbir sonuç alınamadı.   Defalarca denenmiş bir daha denenmez.

Bundan sonra bu işlerle uğraşmak tabir caizse ölü pudralamaya, ölüyü diriltmeye çalışmaya benzer. 

Beyin ölümü gerçekleşmiş  (itikadı, zihniyeti bozuk) vücuttan hayır gelmez.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turkishpress.co.uk sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.