Türk Vatandaşlarına vize muafiyeti sözü yerine getirilmelidir

Türk Vatandaşlarına vize muafiyeti sözü yerine geçirilmelidir AB Türkiye'ye verdiği Vize muafiyeti sözünü yerine getirmek bir yana temel insan hakkı olan seyahat hürriyeti hakkını kısıtlayan tavırlar sergiliyor. Mütekabiliyet uygulamaları gereğince ülkeler arasındaki karşılıklı vize veya vize serbestlik anlaşmaları olmasına rağmen vize almaya hak kazanan daha öncede defalarca Shengen (AB Bölgesine giriş vizesi) alan ve tekrar vize başvurusunda bulunan Türk Vatandaşları tüm evrakları sunduğu halde Shengen vizesinde AB Türk Vatandaşlarına vize vermiyor. Geri kabul Anlaşması gereğince vize serbestliği verilmesi gerekirken Türk vatandaşları AB Bölgesinde serbes dolaşım sözünü yerine getirmeyen AB ülkelerine Mütekabiliyet gereğince AB vize uygulanmalıdır. Aksi takdirde Türk vatandaşlarının vize çilesi devam edecektir. İllaki AB vize uygulamaları devam edecekse vizesi çıkmayan Vatandaşların vize ücretleri iade edilmelidir. Vize Muafiyeti ve Geri Kabul Anlaşması 16 Aralık 2013 tarihinde AB-Türkiye Geri Kabul Anlaşması'nın imzalanmasına paralel olarak Avrupa Birliği ile Türkiye arasında Vize Serbestisi Diyaloğu başladı. AB-Türkiye Vize Serbestisi Diyaloğu'nun amacı, kısa süreli seyahat amaçlı Schengen alanına seyahat eden Türk vatandaşlarına uygulanan vize yükümlülüğünün kaldırılmasına yönelik ilerleme kaydetmektir. Bu diyalog, Avrupa Birliği Parlamentosu ve Konseyi'nin (EC) 539/2001 No'lu Yönetmeliğinde AB standartlarıyla uyumlu biyometrik pasaporta sahip Türk vatandaşlarının 180 gün içerisinde 90 güne kadar yapacakları kısa süreli seyahatlerde ve hâlihazırda Türkiye'ye kısa süreli kalış amaçlı seyahatlerinde vize yükümlülüğü bulunan AB vatandaşlarının vizesiz seyahat etmelerini sağlamasına yönelik değişiklik yapılabilmesi için Türkiye'nin yerine getirmesi gereken gereklilikleri ortaya koyan bir belge niteliğindeki Yol Haritasına dayanmaktadır. Bu yol haritası; belge güvenliği, göç yönetimi, kamu düzeni ve güvenliği, temel haklar ve düzensiz göçmenlerin geri kabulü olmak üzere beş ana başlıkta bulunan 72 kriteri ortaya koymaktadır. Bu kriterlerden şu ana kadar tamamı yerine getirilmiştir ve AB ülkelerinin sözlerinin yerine getirilmesi beklenmektedir.