“Eğer siz, değişimi ister fakat yazılımınızı değiştirmezseniz almayı istediğiniz sonucu değil, sahip olduğunuz yazılımınızla daha önceki günlerde üretmiş olduğunuz sonucun en iyi ihtimalle aynısını elde edersiniz daha iyisini değil..!“
O yıl av çok iyi geçmiş. Her zamankinden daha çok geyik avlamışlar. Telsizle pilotu arayıp gelip alması için mesaj göndermişler. Uçak geldiğinde pilot hayvanlara şöyle bir bakmış ve avcılara bu kadar ağır bir yükü alamayacaklarını söylemiş.
Adamlar, “Ama bütün haftayı bunları avlamak için geçirdik” diye itiraz edip,”Ve ayrıca geçen yıl kiraladığımız pilot geyiklerin ağırlığından korkmamıştı” diyerek de pilotu zorlamışlar. Epeyce tartıştıktan sonra pilot sonunda insafa gelmiş ve geyikleri yüklemelerine izin vermiş.
Avlanan bütün geyikler uçağa yüklendikten sonra uçak havalanmış, fakat yük o kadar ağırmış ki uçak zorlukla havalanabilmiş. Yükünün ağırlığıyla uçak irtifa keybetmeye başlamış ve sonunda dağın yamacına çarparak parçalanmış. Adamlar enkazdan çıkmaya çalışırlarken avcılardan biri diğerine sormuş; “Neredeyiz? “Arkadaşı cevap vermiş; “Geçen yılkinden bir mil kadar daha uzaktayız.”
Kişisel gelişiminize önem vermez, yatırım yapmaz ve günün koşullarına uygun değişimi sağlamazsanız, o hep sahip olduğunuz ve hiç değiştirmediğiniz zihninizde var olan programınızla her zaman ürettiğiniz sonuçların aynısını alırsınız.
Sizi sınırlayan inançlarınız ve gerçeklerinizle yüzleşerek kendinizle barışık olmayı amaç edinmeniz ve sürekli öğrenerek gelişim içinde olmanız, sağlıklı ve hızlı bir kişisel gelişimin ön koşuludur. Öğrendiğin her yeni bilgi, her yeni yöntem seni kendinle daha barışık hale getirir ve yaşam hazzını artırır. Bu sebeple; hayatta yaşarken esas olan sürekli öğrenme ve gelişimdir.
Geleneksel eğitim sistemi, insanı normalleştirerek toplumun kabul ettiği “normal insan” yapmaya çalışır. Fakat; siz eğer kişisel gelişiminizi önemser ve bu amaçla kendinize yatırım yaparsanız geleneksel eğitimin normalleştirdiği kendinizi, sağlıklı ve olgun insana dönüştürebilirsiniz. Normalleştirilmiş insandan sağlıklı ve olgun insana dönüşme süreci çok önemli bir dönüşüm sürecidir ve üzerinde düşünülmeye, zaman ayırarak önemsenmeye değer bir değişim yolculuğudur.
Bugüne kadar gerek konuşmalarıma gelerek beni dinleyen, gerekse de eğitim seminerlerime katılan bir çok insan da gördüğüm ve gerekse de çevremdeki insanların çoğunda gözlemlediğim çarpıcı gerçek şudur; “En mutsuz insanlar zihin haritaları ve beyin yapıları bugünü anlamaktan çok uzakta olan ve kişisel gelişimini yıllar önce durdurmuş ve dondurmuş insanlardan çıkmaktadır.” Bu kişiler, zihin haritaları geçmişteki günleri, aşkları, duyguları, sevgileri, olayları, ilişkileri ve dünyayı anlamaya programlandığı için bugünü anlamakta zorluk çekmektedirler.
Geçmişten bugüne gelirken kendilerinin dışında yaşanan değişimler aşkları, duyguları, sevgileri, olayları yorumlama biçimini, ilişkileri, iletişimi, v.b. her şeyi değiştirmiştir. Bu sebeple; kişi eğer geçmişte sahip olduğu bilgi birikimi ve zihin haritası ile bugüne bakar ve bugünü yorumlamaya kalkarsa hiç kuşku yok ki hata eder. Aynen aynı yere aynı tarihte gidip bir önceki yıldan daha fazla geyik avladıkları halde bir önceki yıl uçaklarının düştüğü yere çok yakın bir yere uçakları düşen avcılar gibi...
İşte kişisel gelişim böylesi hataları yapmamak için gereklidir.
Bilgisayar, yazılım programı olmadan bir işe yaramaz. Çünkü; bilgisayardan aldığınız sonuçlar bilgisayarda yüklü yazılım programlarının yapabileceği ile sınırlıdır.
Aynı şekilde bizimde zihin haritalarımızı oluşturan zihinsel programlarımız vardır ve bizler ancak bu zihinsel programlarımızın üretebildiği sonuçları alabiliriz. Bu sebeple de; eğer hayatımızda değişim istiyorsak ve kişisel gelişimimize yatırım yapmayı düşünüyorsak, sonuçları üreten zihinsel programlarımızı değiştirmediğimiz sürece bunun mümkün olmayacağını da bilmeliyiz.
Hayatınızda değişim ve gelişim istiyorsanız ve dün ürettiğiniz sonuçlardan farklı bir sonucu bugün üretmeyi düşünüyorsanız, ilk yapmanız gereken şey zihin haritanızı oluşturan zihinsel programlarınızı yani yazılımlarınızı değiştirmektir.
Eğer siz değişimi ister fakat yazılımınızı değiştirmezseniz almayı istediğiniz sonucu değil, sahip olduğunuz yazılımınızla dün ve daha önceki günlerde üretmiş olduğunuz sonucun en iyi ihtimalle aynısını elde edersiniz daha iyisini değil.
Sizin düşünce kapasiteniz, yaratıcılığınız, yapabilirliğiniz ve yetkinlik seviyeniz sahip olduğunuz yazılım tarafından belirlenir ve sınırınızı da yine o tayin eder. Yazılım programınızı değiştirmediğiniz sürece hikayedeki iki arkadaşın, hikayenin sonunda kendi aralarında yaptıkları diyaloğa benzer mantık dışı fakat gerçek, gerçek fakat geçmiş sonuçlara benzer durumları yaşarsınız;
“Neredeyiz? “
“Geçen yılkinden bir mil kadar daha uzaktayız.”
Şimdi lütfen siz de kendi kendinize aynı soruyu sorun; “Ben neredeyim?”
Eğer cevabınız bir yıl önce aynı soruya verdiğiniz cevabın bir benzeriyse size tek bir önerim olacak; lütfen bu yazıyı tekrar okuyun. Yok eğer cevabınız geçen yılki verdiğiniz cevaptan çok farklıysa hemen şimdi hiç vakit kaybetmeden harekete geçin ve kendinizi çocuk ruhunuzun ellerine bırakarak küçüklüğünüzde yaşadığınız çocuk sevinçlere benzer yaşayacağınız bir sevinç ile kendinizi ödüllendirin.
Kişisel gelişim önemlidir, demiştik değil mi? İnanın bana bu gelişimi gerçekleştirdiğiniz anda, zamanda ve ne çok ne az fakat aynı oranda kendinizi ödüllendirmenizde önemlidir.
Her zaman kendinizi ödüllendireceğiniz ve az birazda şımartacağınız kişisel gelişiminizi sağlayacağınız günlerde kalın.
En mutsuz insanlar zihin haritaları ve beyin yapıları bugünü anlamaktan çok uzakta olan ve kişisel gelişimini yıllar önce durdurmuş ve dondurmuş insanlardan çıkar unutmayın.
Kişisel gelişim önemlidir. Hem de çok. Lütfen bu gerçeği şimdiye kadar öğrenmiş olduğunuz bilgilerin son kullanma tarihi gelmeden önce anlayın. Bildiklerinizin son kullanma tarihi geldiğinde “Neredeyiz?“ sorusuna “Geçen yılkinden bir mil kadar daha uzaktayız.” cevabı verecek fırsatı dahi bulamayacağınızın farkında olarak yaşayın.
İşte bu sebeple; yaşarken arada bir durun ve bakın. Kendinizi kontrol edin ve yenileyin. Yaşadıklarınızla yüzleşin ve kendinizi yaşayacaklarınıza hazırlayın. Hayatın düne bakarak anlaşıldığını ve geleceğe bakarak yaşandığını unutmayın. ”Yaşayacağım” demeyin, “Yaşıyorum” deyin..! Hayatın size verecekleri ve yaşatacakları sizin bütün bunları almaya hazır olduğunuz kadardır. Yaşayacağınız mutluluk ise işte tüm bunları anlayabildiğiniz kadarla sınırlıdır, lütfen bunu çok iyi anlayın.
Kişisel gelişim önemlidir. Bu basit cümlenin içindeki o yüce doğruyu çevrenizde değer verdiğiniz insanlara anlatın. Ama sadece anlatmayın, anlamalarını da sağlayın. Anlattıklarınızı anlamış olduklarını anladığınızdan emin olarak, benim bu makalemi okuyan siz sevgili okuyucularımın kişisel gelişim yolculuklarına yaptığım katkı gibi, onların kişisel gelişim yolculuklarına bir katkı da siz yapın.
Bunu yaparken geç kalmayın, anlatacaklarınızı anlayabilecekleri anı bekleyin ve sonra da anlatın. Anlatın. Anlatın.
Son söz; zahmete değer olan her şey, zaman alır. Zahmete girmez, zaman ayırmaz ve kişisel gelişiminize yatırım yapmazsanız, geçmişiniz geleceğiniz olur ve geleceğiniz bugünden son bulur. Bu çarpıcı gerçeği kişisel gelişim yolculuğunuz süresince hiç unutmayın.
İlhan ÜRKMEZ